Siyasetçi Bestami Türkmen 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü günü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
Türkmen mesajında şunları vurguladı: Yaklaşık 18 yılda Ülkemiz açısından çiftçilerimizin geldiği nokta içler acısı bir durumdur..
Atatürk " Türk köylüsünü 'Efendi' yerine getirmedikçe memleket ve millet yükselemez", Milli ekonominin temeli tarımdır" diyerek, tarımın ne kadar önemli olduğunu belirtmesine rağmen gelinen süreç tam tersi durumdadır.
Çiftçilerimize bütçeden her yıl verilmesi gereken destek Milli Gelirin %1'i kadara olması gerekirken, çiftçilerimizin yaklaşık 100 Milyar TL 'sı kadar Devletten Destekleme alacağı ödenmemiştir.
Girdilerdeki yüksek maliyet, Çiftçilerin yeterli desteği görememesi çiftçilerimizin ayakta durmasını, üretim yapmasını neredeyse imkansız hale getirmektedir.
Lüks yatlara verilen Motorin fiyatı piyasa fiyatının 3/1i tutarında iken, üretime katkı sunan çiftçimizden bu fiyatla Motorin alımı çok görülmekte, tarlasını işlemek normal piyasa fiyatından satılan
motorinle çiftçilik yapmaya çalışmaktadır.
Diğer bir husus ise çiftçilerimiz oluşan karteller yüzünden ürününü satması gereken fiyattan satamamakta, hatta ürünü tarlada dahi kalabilmekte, hatta çiftçinin ürettiği mal pazar bulabileceği bir anda ise ithalatın önü açılıp ihracatta kısıtlama getirilmekte bu durum çiftçilerimizin durumunu daha bir içinden çıkılmaz hale getirmektedir.
Çiftilerimizin emeği ile kazanması gereken asıl parayı ise hiç bir emek harcamadan çiftçilerimizin içinde bulunduğu zor koşullardan faydalanan aracılar katbe kat kazanmaktadır.
Ekonomik koşullara direnemeyen çiftcilerimizin bir bir üretimden vazgeçmesi sonucu bir zamanlar tarımda kendi kendine yeten bir ülke iken samanı, buğdayı, nohutu vb. tarım ürünlerini, hayvancılıkta kurbanlık, damızlık ve et hayvanlarını, en sonunda çiftçinin elinde soğan varken SOĞANI dahi ithal etmeye başladık,...
Günümüzde ekilebilir tarım alanları, 26 milyon hektardan 18 milyon hektara düşmüş, çiftçilerimiz bir bir üretimden vaz geçerek taşeron firmalara asgari ücretle girmenin yollarını aramaktadırlar.
2002 yıllarında 1 Milyar TL ilan çiftçimizin borcu bugün itibari ile 160 milyar TL'na dayanmıştır.
Çiftçilerimizin tarktörleri , ekip biçtiği tarlaları ve hatta ekipmanları dahi bankaların haciz kıskacı altında, bir çoğu ise bu ekipmanlarını hatta traktörlerini satarak borcunu bir nebze olsun hafifletmeye çalışmakta, sezonluk traktör kiralama yolu ayakta durarak üretim yapmaya çalışmaktadır.
Çiftçilerimiz bu şartlarda ayakta kalarak üretime devam etmesi neredeyse imkansız hale gelmiştir.
Çiftçilerimizi bu durumdan kurtararak tekrar Milletin efendisi yapmak, ülkemizide kendi kendine yeten, üreten bir ülke yapmak için Tarım ve hayvancılık mutlaka ciddi oranlarda desteklenmeli, Türk Tarımı ayaģa kaldırılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, üretemeyen toplumlar, üreten toplumların kölesi olurlar.
Bu vesileyle çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya çiftçiler günü kutlu olsun.
