Samandağ Belediyesi tarafından, “Revize İmar Planı” ile ilgili halkı bilgilendirmek ve mağduriyetlerin nasıl giderilebileceği konusunda uzmanlar eşliğinde bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
Başkan Eryılmaz, yaptığı konuşmada, “Öncelikle şunu herkesin bilmesi gerekiyor. Samandağ 1993 yılında Turizm Bölgesi ilan edildi. Turizm Bölgesi ilan edilen alanla ilgili bütün plan tadilatları mutlaka Turizm Bakanlığının onayından geçmek zorundadır. Bu konuda yasa açık. Bugün tartıştığımız askıda olan Revize İmar Planı da Bakanlık tarafından onaylanmış ve bize gönderilmiştir. Bize gelen yazıda da diyor ki; “biz bu revize imar planınızı onayladık, bunu bir hafta içerisinde askıya çıkarın, bir ay askıda kalsın, bu bir aylık süre içerisinde vatandaşlarımızın itirazlarını alın, askı süresinin bitiminde bir hafta içerisinde itirazlarla birlikte meclis kararı alınmaksızın bunu bize gönderin” diyor. Neler yapmamız gerektiğini bakanlık açıkça ortaya koyuyor. Bizim bunun dışına çıkma şansımız yok. Bakanlık onayladı, gönderdi biz de bir hafta içerisinde hemen aldık, askıya çıkardık, 1 aylık askı süresi ayın 18’inde tamamlandı, yine aynı şekilde tutanakla askıdan indirdik. İtiraz dilekçelerimizi aldık, dosya halinde bu itirazları Bakanlığa göndereceğiz” dedi.
Mağduriyetlerin olduğunu ve bu mağduriyetlerin giderilmesi konusunda 1 aydır gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Başkan Eryılmaz, “Samandağdaki mimarlarımız, harita mühendisi arkadaşlarımız geliyor, katkı sunmaya çalışıyor, bu mağduriyetleri nasıl giderebilirizin çalışmasını yapıyorlar. Biz bu konuda itiraz düşüncelerimizle birlikte kendi düşüncelerimizi arkadaşlarımızın tespitleri ile bakanlığımıza göndereceğiz. Bakanlığın da umarım bu itirazlarımızın dikkate alınması noktasında gerekeni yapacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Başkan Refik Eryılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Net olarak söylüyorum; burada bir tek vatandaşımız mağdur olacağına ben Belediye Başkanlığı koltuğunu bırakmayı tercih ederim. Bu kadar da iddialı konuşuyorum. Bizim derdimiz vatandaşı mağdur etmek değil. Böyle bir şey olması mümkün değil. Belediye başkanının görevi vatandaşını mağdur etmek değil, eğer bir mağduriyet varsa bu mağduriyeti gidermek için çaba sarf etmektir. Biz şu anda bu çabanın, bu mücadelenin içerisindeyiz. Ama sizler de takdir edersiniz ki ifrazı yapılmış, terki yapılmış, bağımsız parsel vasfını almış olan parsellerin üzerine 12 metre imar yolu ihdas etmek, yeşil alan ihdas etmek, park ihdas etmek gerçekten hem vatandaş açısından ciddi bir mağduriyet, hem de belediye açısından da bir çıkmaz oluşturuyor. Çünkü bugün bağımsız olan, terkini yapmış parselin içine siz bir sosyal donatı alanı oluşturduğunuz zaman, orada bir yol ihdas ettiğiniz zaman o yolu açabilmem yada o sosyal donatı alanını toplumun hizmetine sunabilmem için onu önce kamulaştırmam lazım. Belediyenin böyle bir gücü yok. Belediyenin böyle bir gücü olmadığı için burada bir kilitlenme yaşanır. Yani ben parasını ödemeyeceğim için yolu açamayacağım, öbür tarafta da vatandaş parselinden bu yol ve park ihdas edildiği için orada inşaat yapamayacak, parselini satamayacak ve mağduriyet yaşanacak. Terki yapılmamış yani ifrazı yapılmamış parsellerin içerisinde kanunda belirtilmiş olan düzenleme ortaklık payı üzerinden bir düzenleme yapılmışsa, yol yada sosyal donatı alanı oluşturulmuşsa ona da kimsenin itiraz etmesi söz konusu olamaz. Zaten ifrazı yapılmamış olan bir parsel belediyeye gelip ifraz yapmak istediği zaman kanun gereği o terkleri yapmak zorunda. Bizim en büyük sıkıntımız, bağımsız parsellerden yol geçmiş olması yada yeşil alan olması.”